Kayıtlar

Kasım 10, 2019 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Karanlık Ormandaki Kurdun Sıcak Nefesi

Resim
Enerji merkezlerimize (çakra) olan saldırıları hiç fark etmeyiz. Onu ancak ustalar fark eder. Usta içeri bir tane sineğin bile girmesine engel olur. Çünkü bedeni uyandırılmıştır. Onda Tanrısal bilinç hakimdir. Alın çakrası: İki kaş arasındaki çakradır. En mühim enerji merkezimizdir, bazen onun çalıştığını çok güçlü biçimde hissedersiniz. Alın çakrası çok mühim; çünkü beynin ön lobunu idare eder. Yaşam gerçekliğini ön lob sayesinde fark ederiz. Beynin ön lobu ne işe yarar diye uzadıya anlatmama gerek yok. Sizi sıkacağı için anlatmayacağım. Yüzümüze, alnımıza ve özellikle iki kaş aramıza çok iyi bakmamız lazım. Yüze masaj çok iyi gelir. Alın çakramıza dışarıdan çok enerji gelir, olumlu ya da olumsuz. Bazen başımıza aniden ağrının saplanması boşa değildir. Negatif enerji sebebiyledir. Negatif bir enerji alın çakramıza sızarsa düşünceleniz bozulur, psikolojimiz bozulur. Kötü enerjiler bilincimize alın çakrasından girmeye meyillidir; çünkü orası vücudumuzun enerji kapı

Sevmek Üstüne

Resim
Genç adam okuldan evine gidiyordu, öyle yemeği yemek için, orta ikiye gidiyordu. Okulun aşağısında az katlı apartmanlar var, zaten burası mahalleydi, öyle çok yüksek katlı binalar ancak şehir merkezinde bulunurdu. Sıcak, samimi, hilesi hurdası olmayan bir Anadolu mahallesi, herkes herkesi tanır, gelen geçen bilinir; tavuk bakan var, inek bakan var, köpek bakan var. Ortaokul ve lise binası böyle bir mahallede kuruluydu. Genç adam yolun bir kısmına geldiğinde onu fark etti, emsali olan genç adam kaç seferdir buralarda dolanıp duruyordu ve hep aynı evin önünden geçip gidiyordu, Mustafa huylanmıştı ondan, ters bir şeyler vardı, neydi, bu çocuk neden buralarda gezip duruyordu, hırsızlık için keşif mi yapıyordu, yoksa daha kötü bir şey için, şeytani planını mı uygulamak istiyordu? Mustafa bu çevrede, bu apartmanda oturan herkesi bilirdi, ama bu çocuğu hiçbir yerden tanımıyordu, hani bu evde oturan birine misafir olarak gelse onlarla gezip tozar, ne mal olduğu belli olurdu. Ne

Çelik İrade

Resim
“EVLENDİM, ARTIK MUTLU OLACAĞIM!” Ya da şöyle diyeyim: Evlenince çok mutlu olacağım. Kişi asgari olarak anlaştığı ya da çok sevdiği biriyle evlenir. Bilirsiniz kadınların evlilik cüzdanlarını sevinçle göstermeleri kameralara ya da fotoğraflarda. Evlenince mutlu olmak diye bir şey yok. Sahip olduğun sorunlar yanında 2 kişi olmak var. Bakalım o kişiyle nasıl yürüyecek işler. Yolun sonu nedir? Evlenince öğrenilmesi gereken milyonlarca şey vardır. Hiç evlilik yaşamamış birisi bunları nasıl bilsin. Bir evliliği ayakta tutmak çok zordur. Bilirsiniz mahallerde okul üniversite yüzü görmemiş kızlar vardır, bunlar iyi adamlarla evlenir ve evliliği yürütmek konusunda pek başarıdırlar. Ablalarım onlardan biridir. Eğitimli bir kızla yürütülen evlilik bambaşkadır, eğitimsiz bir kızla yürütülen evlik bambaşkadır. Bu işin yürümesi bence çok yoğun dayanışmayla olur. Olmayabilir. Bir genç kız evlenince eşine sonuna dek destek olması gerektiğini anlamaz ve bilemez erkek.

Kızılderililerin Şeref Yasaları

Resim
.. Her genç kendi şeref yasalarını oluşturmalı. Bu yasalar evrensel olmalı. Yani her yerde geçerli olmalı. Çapsız, güdük ve kalıpçı olmamalı. Yüreğin gücünü taşımalı. Tanrısal bilinç taşımalı. Genç insan büyüdükçe, olgunlaştıkça kendi şeref yasalarını oluşturur. Aşağıda Kızılderililerin şeref yasaları var. Kastettiğim böyle bir şeydir. Kendi şeref yasalarını oluşturmazsan eğer, sana yuttururlar bazı yalanları şeref diye. Aşağıdaki yasaları bilen bilir; ama çoğu bilmez. İsa Kantarcı Kızılderililerin Şeref Yasaları 1 –  Dua etmek için güneşle birlikte kalk. Tek başına dua et, sık sık dua et. Büyük Ruh dinler.. 2 –  Yollarında kaybolmuş olanlara karşı anlayışlı ol. Cehalet, kibir, öfke, kıskançlık ve açgözlülük, kayıp bir ruhtan kaynaklanır. Rehberlik bulmaları için dua et. 3 –  Kendini, kendi kendine araştır, keşfet. Başkalarının senin yolunu senin için belirlemelerine izin verme. O senin, sadece senin yolundur. Diğerleri o yolu seninle bir