EN KOPUKLAR, TEDAVİ EDİLEMEZ GÖRÜNENLER
En kopuklar,
tedavi edilemez görünenler
Yaşı büyüklerimiz
bazen o kadar yanlış
söylemlere girerler ki.
Şu
zamanda insanlar kutsaldan kaçarken, t, z söylemlerini kullansan seni de
onlardan sanacaklar diye korkarsın, kızın biri beni öyle damgalamış, defolup olup
gitmişti, çok üzülmüştüm.
Değerli büyükler
diyor ki; bunu aman yapmayın dinden çıkarsınız.
Hemen alın
çakrasına, bütün çakralara anında bir blok koyuyor.
Düşünce merkezini
imha ediyor.
Cehennem
yaratıklarından söz ediyor.
Eski numara.
Derviş diyor ki: “Yüz bin kere tövbeni bozsan da yine
gel, ne olursan yine gel.”
Çakraları çalıştırırsan parlar, pasını
atar.
Sevişirsen sevişmeyi öğrenirsin.
Oturup turşusunu kurmaya kalkarsan
ölürsün.
Bolca sevişme, bolca pratik.
İnsan denen varlık düşünür, insan düşünen bir hayvandır.
Düşündükçe düşünmeyi, düşünme tekniklerini öğrenirsin
Bilinci, bilinç altını baskılarsan; günah, yasak… şudur budur diye kalıplarla bir karış ileri gidemez insan.
Bu günahtır demek yerine; ruha uygun yaşam tarzı, ruhu, kalbi hissederek yaşamak, hareket etmek.
Gerçeği farklı erkeklerle sevişerek bulmak isteyen, bunun bağımlısı olan kızlar…yürekten, çok derinlerden gelen
bir söze, bakışa… hasret kızlar…ruha,
tertemiz, büyük ve çok parlak ruha ihtiyaç duyan kızlar…binlercedir…çünkü o ışığı gördüklerinde
çarpılırlar, ruhani uyanış, aşk hissederler. Tarifsiz bir rahatlama, mutluluk
hissi.
Bunu alırlar.
Genç kız, z denen gücü, muazzam ışığı bilmez, hissetmez, açar
orasını burasını gezer tozar, aşık oldu mu bir erkeğe, sevişir.Bunda garip bir şey yok ki.
Kapanmak şarttır dersen, açık saçık
olanları yargılarsan olmaz.
Zinadır dersen şudur budur olmaz.
Dinsel söylemler seni bağlar ve bu din değildir ki.
Söylemin z ışığı içermez.
z sevgi kalesidir, ejderhasıdır, seni yutar yok eder öyle laflar
edersen.
Siz o söylemlerle asla yaralıları kendinize çekemezsiniz.
Böyle milyon kız var.
Odalarınızdan sokağa çıkın, hayat başka türlü akıyor.
Derviş suça, günaha, her şeye açıktır.
Derviş ölmeye, gökyüzündekilere
kafa tutmaya hazırdır içinden gelirse.
O eylemlerini günahtır sevaptır diye düşünerek dalmaz ya da çıkmaz.
O kendini gerçekleştirir.
İç sesine uyar.
Bana sevk edilen, kadınlar, kızlar… of…
Ne muazzam kopuktular, ne güzeldirler…
Piç çocuklar yetiştirin; iyidirler.
En azından din tüccarlarının eline kaptırılıp dinci sefil terör
örgütlerine kaptırılmazlar.
Mesele şu; dinci bir çevre yaratıp
onu genişletmek değil; en kopuk, tedavi edilemez görünen ve ruhundan
kopuk gence gerçeği anlatabilmek.
En tehlikelisi; körler sağırlar birbirini ağırlar
atmosferi.
Bunun için de sınırsız sevgi, yürek sahibi olmak gerek demek.
Dincilik yapıp soğutmayın insanları
gerçekten.
Baskı yapmayın.
Söylem bu olmalıdır: “Yüz bin kere tövbeni bozsan da yine gel.”
Ben öyle kitaplar yazarım ki; gerçekten kopuk biri, tam bir ateist
olarak algılanır, damar var, süper bir damar, ve o kitabı okuyanı çekerim
kendime.
Ben sihrimi yayma yolları, teknikleri uygularım.
Çünkü ben ateist ama yürekli olanları çok sevdim.
Mevlana tek başına bir hiçtir,
sıfırdır.
Bunu bir
hatırlayın baylar bayanlar.
Peki onu dönüştüren kimdir?
Aç öğren.
Bütün
bildiklerinizi paramparça eder küle çeviririm.
Bir alevle
hepsini yok ederim.
Benim her an, her
gece çektiğim
acıyı, döktüğüm
gözyaşları…
Kıvılcım…yeryüzünü
tutuşturacağım zihniyetimle,
peki siz?
Tek gece
dayanamazsınız.
14 yaşında…ergen kız
bana diyor ki: “Ben düşünürüm,
sorgularım.”
Ergen kız dürtüleriyle…çılgın
gibi…yaşamak
istiyor…
Ömrümde tek onu
tanıdım; başka
da tanımadım. Büyümüştür
şimdi.
Çocuklar bu
halde… siz bunları bilmiyorsunuz..
Öyle büyük bir
yazma yeteneği
vardı ki… şaşıp kalmıştım.
Ergen kız bana
içini diplerini açtı, halen yaşıyor
bende, çok da iyi yaptı.
Gencin biri
sahilde köpek gezdiriyordu.
Bir bakış attı, dik dik
bakıyordu. Çok sert, düşman.
Hemen içime bir
kişi düştü.
Ters, enerji
kanalları kapalı. Oysa içi çok güzel.
Parlak bir ışığı var; ama duvar
dış dünyaya.
Adını sordum;
“ismimi söylemeyi sevmiyorum” dedi.
Kırılabilirdim;
kırılmadım.
O kalbimde.
Budur!
Bitti, milyon
lafa gerek yok.
Mesele çözülecek.
Dindar
ailelerinin çocukları dinden, baskıdan, kısıtlamadan baygınlık, bunalım
geçirmekteler.
Yasak, günah,
itiraf edilemeyen şeyleri
kapı arala ki kız anlatsın, içini döksün, dökerse kurtlar dışarı çıkar, kız
rahatlar, tedavi edicidir anlatmak.
Söylemlerinizle
insanların içlerinde, çakralarında kurtların kalmasını sağlıyorsunuz,
kurtlar tarafındasınız, kurtlarla bir olup insanların çakralarını kemirmeyiniz,
kozmik enerji sizden hesap soracak.
Özellikle sizden
hesap sorulacak; çünkü bu işi
bildiğinizi
söylüyorsunuz.
06:53
20 mayıs 2022
cuma
İsa
Kantarcı
Yorumlar
Yorum Gönder